Yargıtay 2. HD., E.2018/1054, K.2018/2622;

Evlilik Birliği İçerisinde;
Kadın Eşin Ceza Davasında
Şikayetinden Vazgeçmesi,
Erkek Eşi Cezadan Kurtarmaya Yönelik Olup,
ERKEĞİ AFFETTİĞİ ANLAMINA GELMEZ.

YAGITAY KARARI

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2018/1054
K. 2018/2622
T. 27.2.2018

* BOŞANMA İSTEMİ ( Mahkemece Davacı Kadının Boşanma Davasına Dayanak Yaptığı Ceza Yargılamasındaki Şikayetten Vazgeçmesi ve Tarafların Yargılama Sırasında Biraraya Gelmeleri Sebebiyle Davanın Reddine Karar Verildiği – Ceza Yargılamasına Konu İki Ayrı Zamanda Vukuu Bulan Erkek Tarafından Kadına Uygulanan İki Ayrı Fiziksel Şiddet Eylemlerinin İlkinden Sonra Tarafların Biraraya Geldiklerinin/En Son Yaşanan Fiziksel Şiddet Olayından Sonra İse Ayrıldıklarının ve Biraraya Geldiklerinin Mevcut Delillerle İspatlanamadığının Anlaşıldığı )

* ŞİKAYETTEN VAZGEÇME ( Kadının Ceza Davasında Şikayetten Vazgeçmesinin Erkeği Eczadan Kurtarmaya Yönelik Olup Erkeği Affettiği Anlamına Gelmediği – Affın Kabul Edilebilmesi İçin Kayıtsız Şartsız Bir İrade Beyanının Mevcut Olması ya da En Azından Affı Gösterir Fiili Bir Tutum ve Davranışın Gerçekleşmesi/Af Olgusunu İddia Edenin Bunu Somut Delillerle İspatlaması Gerektiği )

* FİZİKSEL ŞİDDET ( Davalı Erkeğin Davacı Kadına Pek Kötü ve Onur Kırıcı Davranışta Bulunduğu – Ceza Yargılamasına Konu İki Ayrı Zamanda Vukuu Bulan Erkek Tarafından Kadına Uygulanan İki Ayrı Fiziksel Şiddet Eylemlerinin İlkinden Sonra Tarafların Biraraya Geldiklerinin/En Son Yaşanan Fiziksel Şiddet Olayından Sonra İse Ayrıldıklarının ve Biraraya Geldiklerinin Mevcut Delillerle İspatlanamadığının Anlaşıldığı – 4721 S.K. Md. 162 Uyarınca Açılan Davanın Kabulü Gerekirken Reddinin İsabetsiz Olduğu )

4721/m.162
ÖZET: Dava, boşanma istemine ilişkindir.

Mahkemece davacı kadının boşanma davasına dayanak yaptığı ceza yargılamasında şikayetten vazgeçmesi ve tarafların yargılama sırasında biraraya gelmeleri sebebiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Ceza yargılamasına konu iki ayrı zamanda vukuu bulan erkek tarafından kadına uygulanan iki ayrı fiziksel şiddet eylemlerinin ilkinden sonra tarafların biraraya geldikleri anlaşılmakta ise de en son yaşanan fiziksel şiddet olayından sonra ayrıldıkları, biraraya geldiklerinin mevcut delil durumuna göre ispatlanamadığı açıktır.

Mahkemece kararın gerekçesine konu edilen, kadının ceza davasında şikayetten vazgeçmesi erkeği eczadan kurtarmaya yönelik olup, erkeği affettiği anlamına gelmediği gibi affın kabul edilebilmesi için kayıtsız şartsız bir irade beyanının mevcut olması ya da en azından affı gösterir fiili bir tutum ve davranışın gerçekleşmesi gerekmektedir. Ayırca af olgusunu iddia edenin bunu somut delillerle ispatı lazımdır. Kaldı ki, davalı tarafın ilk fiziksel şiddet eyleminden sonra affa dair somut delillerle desteklenmeyen iddiası affın kabulü için de yeterli değildir. Gerçekleşen bu durum karşısında, davalı erkeğin, davacı eşine ikinci kez fiziksel şiddet uyguladığı, kadının ceza dosyasındaki fiziksel şiddete dair raporunda belirtildiği üzere de, erkeğin kadının saçlarını kopardığının anlaşıldığı, bu haliyle davalı erkeğin, davacı kadına pek kötü ve onur kırıcı davranışta bulunduğu anlaşılmakta olup, Türk Medeni Kanununun 162. maddesine dayalı olarak açılan iş bu davanın kabulü gerekirken reddi bozmayı gerektirmiştir.

DAVA:

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 05.12.2017 günü temyiz eden davacı vekili geldi. Karşı taraf davalı vekili geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR:

Davacı kadın Türk Medeni Kanunu’nun 162. maddesi uyarınca boşanma talep etmiş, davalı davanın reddini savunmuş, mahkemece davacı kadının boşanma davasına dayanak yaptığı ceza yargılamasında şikayetten vazgeçmesi ve tarafların yargılama sırasında biraraya gelmeleri sebebiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Tüm dosya kapsamı ve … 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2015/640 esas ve 2016/15 karar sayılı dosya münderecatından da anlaşıldığı üzere, ceza yargılamasına konu iki ayrı zamanda vukuu bulan erkek tarafından kadına uygulanan iki ayrı fiziksel şiddet eylemlerinden, 13.03.2015 tarihli fiziksel şiddet olayından sonra tarafların biraraya geldikleri anlaşılmakta ise de en son yaşanan 31.05.2015 tarihli fiziksel şiddet olayından sonra ayrıldıkları, biraraya geldiklerinin mevcut delil durumuna göre ispatlanamadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece kararın gerekçesine konu edilen, kadının ceza davasında şikayetten vazgeçmesi erkeği eczadan kurtarmaya yönelik olup, erkeği affettiği anlamına gelmediği gibi affın kabul edilebilmesi için kayıtsız şartsız bir irade beyanının mevcut olması ya da en azından affı gösterir fiili bir tutum ve davranışın gerçekleşmiş olması gerekmekte olup, ayrıca af olgusunu iddia edenin bunu somut delillerle ispatı lazımdır. Kaldı ki, davalı tarafın 31.05.2015 tarihli fiziksel şiddet eyleminden sonra affa dair somut delillerle desteklenmeyen iddiası affın kabulü için de yeterli değildir. Gerçekleşen bu durum karşısında, davalı erkeğin, davacı eşine 31.05.2015 tarihinde fiziksel şiddet uyguladığı, kadının ceza dosyasındaki fiziksel şiddete dair raporunda belirtildiği üzere de, erkeğin kadının saçlarını kopardığının anlaşıldığı, bu haliyle davalı erkeğin, davacı kadına pek kötü ve onur kırıcı davranışta bulunduğunun (TMK m. 162) kabulü zorunlu hale gelmiştir. Öyleyse, Türk Medeni Kanununun 162. maddesine dayalı olarak açılan iş bu davanın kabulü gerekirken, reddi isabetsiz olmuş ve bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ:

Temyiz edilen hükmün yukarda gösterilen sebeple BOZULMASINA, duruşma için taktir olunan 1.480,00 TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, temyiz peşin harcının istenmesi halinde yatırana iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 27.02.2018(Salı)